top of page
Yazarın fotoğrafıercansimsektr

ŞİİR-MAKALE-HİKAYE-ROMAN sizce HANGİSİ?



Oturup bir köşede geçen yılların anılarına bu gün yaşadıklarınızı ekler ve bulabildiğiniz bir konu varsa konuşmaya başlarsınız. Karşınızdaki kim olursa olsun bu konuşma karşılıklı düzeltme ve örnekler içerisinde boğulur ve kaybolur çoğunlukla…


İçinizdeki dolu dolu çağlayan düşünceleri bırakacak ve şelaleye dönüştürecek bir yer ararsınız. İşte, o zaman karşınıza yazmak çıkar…

Başlıktaki türler sizin ne kadar dolu olduğunuza ya da işinizin çok olup olmadığına göre değil , içten gelen bir duygu ve sevgi ile tercih aşamasına dönüşür.


Mesela, ben ŞİİR yazmayı daha çok sevmişimdir. Tabi ki güzel bulduğum şiirleri okumayı da… Onlarca sayfa yazarak anlatabileceğiniz bir konuyu bir mısrada anlatabilmek ayrı bir coşkudur. Uyumlu sözcüklerle anlamlı bir yaşamı tarif ederken dans edersiniz sanki… Bir köşede duran şiirinizi tekrar tekrar okuyup ufak rötuş ve düzeltmelerle esere dönüştürmeye çalışırken kendinizi bir heykel traş gibi hissedersiniz. Kapatıp gözlerinizi bir kez daha okuduğunuzda çizdiğiniz resim görünür beyninizde. Ressam olursunuz aniden. Kelimeler bazen notalara dökülüp piyanonun başına oturtabilir sizi. Sanatın her alanına ulaşabildiğim bir köprüdür şiir benim için.


İsyanlarımı, acılarımı, sevinçlerimi, aşklarımı ve insanlığa dair yaşamımda ne varsa dökebilirim içine. “Al şu kalemi eline AŞKINI yaz….Parmaklarınla değil Yüreğinle Yaz” diyebilecek kadar kendime tavsiyelerde bulunup aslında duygularımı dökmeye çalışırken, bu hayatta ne kadar dolu, ne kadar duyarlı ve ne kadar özgürce yaşayabildiğime, gerçekten sevip sevmediğime bakarım. Benim aynalarımdır şiirlerim. O gün için duygularıma çektiğim fotoğraflarımdır.


Yaşarken bir heykele, resme, şarkıya, fotoğrafa karşı bir bakış açım vardır. Her hangi bir yorum yaptığım ya da hissettiklerimi anlatmaya çalıştığımda konusunda uzman değerli insanların söylemleri ile benzerlikler yakalayınca mutlu olurum. Şiirsel yaşamın bana kazançları olarak bakarım.


Gerçekten şiirlerdeki gibi yaşadığımı düşünüyorum. Olmayan hayallerin tasviri, gerçekten yaşanan acılar, çaresizlik ve mutlulukların dolu olduğu bir zaman dilimi içinde geçen bir yaşam.


Şiir, yaşamımdaki olaylar karşısında verdiğim emeklerin özetidir. Makale, Hikaye ya da Roman için yeniden uzun uzun emek vermek gerekir. Bu emeği verenleri de ayakta alkışlamak gerek.


Siz, tercihlerinizin nedenlerini hiç düşündünüz mü?


13 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page